Mercedes-Benz Türk Ar-Ge Merkezi Kamyon Direktörü Mustafa Üstertuna
Mercedes-Benz Türk Ar-Ge Merkezi Otobüs Direktörü Emre Kuzucu
Ar-Ge Merkezinizin kuruluşundan ve genel olarak faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz?
Mustafa Üstertuna: Hoşdere Otobüs Fabrikamız bünyesinde 2009 yılında kurduğumuz ve Aksaray Kamyon Fabrikamızda geçen yıl temelini attığımız, bu Eylül ayında da resmi açılışını gerçekleştireceğimiz iki farklı Ar-Ge Merkezimiz var. Mercedes-Benz Türk Ar-Ge mühendisleri, Daimler çatısı altında otobüs ve kamyon araştırma geliştirme faaliyetlerinde aktif olarak görev alıyor. Tüm çalışmalarımızı dünya ile entegre ve eş zamanlı olarak yürütüyoruz. Daimler tesislerimizdeki diğer mühendisler ile ortaklaşa çalışarak ortaya çıkan sinerjinin gücünden faydalanıyoruz. Böyle bir ortamda geliştirilen parça ve ürünlerimiz tüm dünya için kullanılır hale geliyor. Yani özetle Türkiye’de Ar-Ge hizmeti üretip, ihraç ediyoruz.
Aksaray Kamyon Fabrikamız bünyesindeki yeni Ar-Ge merkezimiz, Daimler global ağı içerisinde bulunan 5 Ar-Ge Merkezinden biri olma özelliğine sahip. Diğer merkezler Almanya, Brezilya, Çin ve Hindistan’da bulunuyor. Yeni Ar-Ge Merkezimiz Mercedes-Benz uzun yol kamyonlarının testlerini yapacak tek merkez olacak ve Türk mühendislerinin yeteneklerini ve bilgi birikimini tüm dünyaya ihraç edecek.
Bugüne kadar merkeziniz bünyesinde yaptığınız / hazırladığınız örnek çalışma ve projeler nelerdir?
Mustafa Üstertuna: Ar-Ge Merkezimizde kullanılan Sanal Gerçeklik Teknolojisi sayesinde, Daimler’in tüm lokasyonlarındaki mühendislerini dijital ortamda bir araya gelerek aynı araç üzerinde eş zamanlı olarak daha gerçekçi model incelemeleri yapmalarına olanak sağlıyoruz. Bu sayede çalışanlar kendilerini, seçimi önceden yapılan bir ortamda ve önceden hazırlanmış araçların yanında buluyor. Sisteme giriş yapan çalışanlar, sanal olarak, istedikleri takdirde yürüyerek aracın etrafında dolaşabiliyor; istedikleri takdirde parçaya eğilip yakından bakabiliyor ya da ellerindeki kumandaların özelliklerini kullanarak istedikleri parçayı söküp takabiliyorlar. Sisteme eklenen yeni özellikler sayesinde istenilen parçadan ya da yerden ölçü de alınabiliyor. Ar-Ge çalışanları araçların üzerine ayrıca kablolar veya borular çizebiliyor ya da bu parçaların yerçekimi etkisi altında nasıl etkilendikleri ölçümleyebiliyor.
Karma Gerçeklik Teknolojisi ile de, sanal dünya ile gerçek dünyanın bir arada incelenebilmesine olanak sağlanıyor. Mobil ölçüm cihazı, endüstriyel kamera ve bir Daimler şirketi olan Daimler Protics tarafından kullanıma sunulan VEO: MR isimli yazılımdan oluşan bu sistem; hassas ölçüm cihazı vasıtası ile araç konum bilgilerini alarak, gerçek araç görüntülerini ve üç boyutlu tasarım verilerini üst üste ekleyerek görsel olarak aracı incelemeyi mümkün kılıyor. Sistemin temel olarak kullanım alanları dört ana başlıkta özetleyebiliriz: Araç üzerinde yer alan mevcut bir fiziksel parçanın üç boyutlu tasarım verileri ile kıyaslanması, hatalı bir kapsamın kısa sürede ön incelemesinin yapılması, henüz üretilmemiş sanal bir numune parçanın gerçek araç üzerinde incelenmesi, birden fazla varyasyonun ve araç kod senaryosunun arttırılmış gerçeklik ile incelenmesi.
Mercedes-Benz Türk olarak son dönemde gerçekleştirdiğimiz önemli projelerden bir diğeri ise; dokunmatik ekranlı multimedya sistemi ile Apple CarPlay sertifikasını almamızdı. Kamyon ürün grubu için geliştirilen bu uygulama ile tüm dünyada Apple’dan ticari araç uygulamaları için bu sertifikayı alan ilk şirket Mercedes-Benz Türk ve Daimler AG oldu.
Ar-Ge Merkezinizin firmanıza genel olarak ne tür katkıları oluyor?
Emre Kuzucu: Mercedes-Benz Türk olarak fabrikalarımıza yaptığımız Ar-Ge yatırımları sayesinde çalışmalarımızda ciddi anlamda zaman tasarrufu sağlıyoruz. Daimler Global ağı içerisindeki tüm Ar-Ge merkezleri ile ortaklaşa ve eş zamanlı çalışma imkânı yakalayarak yeni ürünleri çok daha hızlı ve verimli bir şekilde geliştirebiliyoruz. Aynı zamanda Ar-Ge merkezimizin ürettiği çözümler sayesinde maliyetlerimizi de azaltma imkânımız oluyor. Örnek vermek gerekirse; Karma Gerçeklik Teknolojisi sayesinde numune üretimi ve çalışma maliyetleri önemli ölçüde azaltıldı ve ciddi bir zaman tasarrufu sağlandı.
Ar-Ge Merkezlerinin Türk otomotiv sanayi için önemine değinebilir misiniz?
Emre Kuzucu: Türk otomotiv sanayi, sadece montaj yapılan dönemleri geride bırakalı çok uzun zaman oluyor. Türkiye’de hem yan sanayi hem de Ar-Ge anlamında çok önemli adımlar atılmış durumda. Türkiye, otomotiv sektöründe Avrupa ülkeleri arasında yedinci sırada yer alıyor. Mercedes-Benz Türk olarak 51 yıldır tüm faaliyetlerimizde Ar-Ge çalışmalarına ağırlık verdik. Yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz çalışmalar sonrasında Daimler dünyası içerisinde önemli bir konuma geldik. Yapılan teşvikler sayesinde; özellikle otomotiv alanında Türkiye’nin Ar-Ge konusunda en iyi dönemlerinden birini yaşıyoruz. Endüstrinin hızla değişen ihtiyaçlarına dinamik bir şekilde reaksiyon gösteren karakterimizle sanayi ve kamu arasındaki iletişimin arttırılarak beraber çalışmalarının sağlanması gerektiğine inanıyoruz.
Otomotiv sanayinde faaliyet gösteren firmaların bu alanlarda yaptıkları yatırımları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Emre Kuzucu: Küresel rekabette söz sahibi olabilmek adına Ar-Ge çalışmalarını arttırarak devam ettirmeli ve ekonomiye değer katan çalışmaları sürdürmeliyiz. Türkiye’de otomotiv sanayi Ar-Ge alanında yapılan teşviklerin de etkisiyle çok başarılı işlere imza atıyor. Sadece şirketimiz Mercedes-Benz Türk’ün değil, rakiplerimizin de Ar-Ge alanındaki başarılı işlerini izliyoruz ve bu durum ülkemiz adına bize gurur veriyor. Her alanda olduğu gibi Ar-Ge alanındaki çalışmalar konusunda da rekabet çok daha büyük başarıları getiriyor.
